Mazars Denge Sürdürülebilirlik Raporu 2017 Yayınlandı

Sürdürülebilirliği kurum kültürünün bir parçası olarak benimseyen Mazars Denge, sürdürülebilirlik yaklaşım ve uygulamalarını paylaşmak ve bu alanda sağladığı ilerlemeleri paydaşlarının dikkatine sunmak amacıyla hazırladığı bu raporla, tüm paydaşları ile daha yakın bir iletişim halinde olmayı arzulamaktadır. Mazars Denge’nin ikinci sürdürülebilirlik raporu olan bu raporda, paydaş anketleri sonuçlarına göre belirlenmiş olan öncelikli sürdürülebilirlik konularında, 1 Ocak 2017 – 31 Aralık 2017 dönemini kapsayan 12 aylık sürece ait performansına yer verilmektedir. Bu rapor, Küresel Raporlama Girişimi (Global Reporting Initiative – GRI) GRI Standartları:“Kapsamlı” (Comprehensive) uygulama düzeyine uygun olarak hazırlanmış olup, Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi’nin ilkeleri, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ve Mazars Denge’nin imzacısı olduğu Birleşmiş Milletler Kadınların Güçlendirilmesi Prensipleri ilerleme bildirimlerini içermektedir.
Mazars Denge’de, sürdürülebilirlik raporlaması da dahil olmak üzere tüm sürdürülebilirlik çalışmaları, Sürdürülebilirlik Komitesi tarafından yapılmaktadır. Mazars Denge 2017 yılı sürdürülebilirlik raporu, Prof. Dr. Güler Aras’ın rehberliğinde hazırlanmıştır.

2016 raporumuzun temel amacı sürdürülebilirlik konusunda bir farkındalık yaratmaktı. Bu doğrultuda, raporumuzda yeryüzünün en kadim canlılarından biri olan ve günümüzde hala yaşamayı sürdüren Nautilus’u, Fibonacci sayısında saklı olan, altın oran ile birlikte kullandığımız bir konsept yaratmıştık.

2017 raporumuzda ise, doğada kendiliğinden aydınlatma özelliği bulunan canlıları seçerek, farkındalık sahibi olan herkesin çevresini aydınlatma sorumluluğunu hatırlatmak istedik.

Farkındalık her şeyden önce merak etmeyi ve öğrenmeyi gerektirir. Öğrenmek ve bilmek aslında ağır bir sorumluluktur. Çünkü öğrenmek davranışlarda bir değişiklik yarattığı gibi çoğu zaman beraberinde duyarlılığı da getirir. Bir insan ya da bir işletme duyarlı olmaya başladığı andan itibaren kendisini çevreden ve toplumdan soyutlayamayacağını anlar. Çevresel, toplumsal ya da ekonomik sorunlar için “Boşver beni ilgilendirmez!” demek yerine, “Ben de bu sorunun bir parçası olduğuma göre, sorunu çözüme dönüştürmek için ne yapmalıyım?” demeye başlar. Aslında, sürdürülebilirlik tüm canlı ve cansız varlıklarla aramızdaki bağı görmenin, birbirimize karşı sorumlu olduğumuzu bilmenin aydınlığı olarak da tanımlanabilir. Örnek olarak Mazars Denge’nin desteklediği ve Marmara Denizi'yle ilgili çok ciddi çalışmalar yapan ADYSK’nın (Adalar Denizle Yaşam ve Spor Kulübü) Adamer Projesi gösterilebilir. Yassıada inşaatındaki hafriyatın denize dökülmesiyle büyük bir kısmı ölen mercan kolonilerinin Neandros’a (Tavşan Adası) taşınması ile bir vergi, muhasebe, denetim ve danışmanlık firmasının ne ilgisi var diyebilirsiniz. Hâlbukı şu ana kadar başarıyla yürütülen Adamer Projesinin gerektirdiği ilk finansal desteğin sağlanmasında Mazars Denge gerekli irtibatı sağlamıştır.

İşte aramızdakı bağın farkındalığı ile ortaya çıkan bu bilincin aydınlığına sahip olanlar, uzun vadeli düşünmek; karar alırken tüm paydaşların çıkarını gözetmek; ekonomi, çevre ve toplum üçlüsünün dengesini sağlamak gibi öğretilerini topluma yayma görevini üstlenmektedir. Mazars Denge ise toplumsal ve çevresel farkındalığımızın artarak, birbirimizden daha çok ilham aldığımız daha aydınlık günlere ulaşabilmek için eğıtimler vermek ve deneyimler kazandırmak yoluyla tüm çalışanlarının birer sürdürülebilirlik elçisi haline gelmelerini sağlamayı bir sosyal sorumluluk ödevi olarak kabul etmektedir.

2017 Sürdürülebilirlik Raporunu okumak için tıklayınız.