KDV tevkifatında 35 sayılı tebliğ sorunu

35 seri numaralı KDV tebliği ile, alıcı tarafından beyan ve tahakkuk ettirilen KDV’nin satıcıya iade edilebilmesi için alıcı tarafından ödenmiş olma şartı getirilmiştir. Danıştay tarafından yürütmesi durdurulan bu uygulama bilahare usul yönünden bozularak tekrar uygulamaya alınmıştır.

Bilindiği üzere Katma Değer Vergisinde, mal ve hizmet alımında ödenen KDV indirim yolu ile telafi edilir, aradaki fark tutar ya vergi dairesine ödenir ya da devreden KDV olarak bir sonraki döneme devredilir.

Bu genel uygulama prensibinin istisnalarından bir tanesi de tevkifat uygulamasıdır. Söz konusu uygulamanın öncelikle bir vergi güvenlik müessesesi olarak vergi mevzuatımıza girdiğini, ancak zaman içerisinde bir vergi tahsilat aracı haline geldiğini görmekteyiz.

KDV tevkifatını, belirlenen mal ve hizmetler için, satıcı tarafından düzenlenen faturada, hesaplanan KDV’nin belirli bir oranındaki kısmının alıcı tarafından satıcıya ödenmek yerine vergi dairesine beyan edilerek ödenmesi olarak tanımlayabiliriz. Örneğin, reklam hizmetlerinde 3/10 oranında KDV tevkifatı yapılmaktadır. Buna göre reklam hizmetine ilişkin olarak düzenlenen faturada yer alan KDV’nin 7/10’luk kısmı faturayı düzenleyen satıcı tarafından, geri kalan 3/10’luk kısmı ise alıcı tarafından, satıcıya ödemek yerine, fatura üzerinde kesinti yapmak suretiyle, vergi dairesine beyan edilecektir. Satıcının ilgili dönem KDV beyannamesinde devreden KDV’nin olması halinde ise, alıcı tarafından sorumlu sıfatı ile tevkif edilen verginin, vergi dairesinden iade olarak talep edilmesi mümkündür.

Bu yılın Şubat ayına kadar tevkifattan kaynaklanan KDV iade taleplerinin yerine getirilmesinde, alıcı tarafından 2 No’lı KDV beyannamesi ile beyan edilen KDV’nin ödenmiş olması şartı aranmamaktaydı. Ancak 35 seri numaralı KDV tebliği ile, alıcı tarafından beyan edilen KDV’nin, iade edilebilmesi için, ödenmiş olma şartı getirilmiştir. Böylece alıcılar tarafından beyan edilip ancak ödenmeyen tevkifat olması halinde, satıcılar, söz konusu KDV’ni iade alamayacaklardır.

Tebliğe göre, KDV iadesinin alıcının tevkif ettiği vergiyi ödemesine bağlanması ve alıcıların da çeşitli nedenlerle bu vergiyi ödememiş olmaları nedeniyle birçok mükellefin iade talepleri vergi dairelerince reddedilmeye başlanmıştır. Bu durumdaki mükelleflerce de söz konusu düzenlemenin yürütmesinin durdurulması ve iptali için Danıştay nezdinde dava açılmıştır.

Danıştay her ne kadar tebliğde iade için KDV’nin ödenmiş olma şartı öngörülmüş ise de KDV Kanunu’nda böyle bir şarta yer verilmediğinden, ilgili düzenlemenin yürütmesinin durdurulmasına karar vermiştir.

Ancak Gelir İdaresi Başkanlığı söz konusu yürütmeyi durdurma kararını usul ve esastan temyiz etmiştir. Davanın esastan olan incelemesi halen temyizde devam etmektedir. Ancak usul yönünden, davanın hasmının Gelir İdaresi Başkanlığı değil Maliye Bakanlığı’nın olması gerektiği yönünde karar verilerek yürütmeyi durdurma kararı iptal edilmiştir. Bu durumda, Maliye Bakanlığı’nın konu hakkında savunmasının alınarak yürütmenin durdurulması hakkında karar verilmesi, ayrıca esastan olan incelemenin de bir an önce bitirilerek, duruma açıklık getirilmesi önem arz etmektedir. Aksi halde birçok mükellefin mağdur olması kaçınılmaz olacaktır.

Leon Aslan Coşkun

Yönetim Kurulu Başkanı

Fortune Türkiye, Ocak 2022